Bilişim Hukuku Avukatı Ankara

Çağımızda teknolojinin gelişimi, interneti gün geçtikçe daha ulaşılabilir ve her şeyi barındıran bir alan haline getirmiştir. Bu gelişme sayesinde internet hayatımızın her alanında yer alan, her insanın bilgiye ulaşmak için ilk başvurduğu bir alandır. Bu durum sanatı, siyaseti bilimi etkilediği gibi toplum düzenini ve buna bağlı olarak hukuku da büyük ölçüde etkileyen bir gelişim haline gelmiştir. Bu doğrultuda da ortaya hukukun en genç alanlarından biri olan “bilişim hukuku” çıkmıştır.

Bilişim hukuku nedir?

Bilişim Hukuku insanların sanal dünyadaki yaşantılarını düzenleyen bir hukuk dalıdır. İnternet ortamında ortaya çıkan veya çıkabilecek her türlü insan haklarına aykırı eylemlere ilişkin olarak yasal sınırları belirlemektedir.

Bilişim hukuku neleri kapsar?

Günümüzde evde, işimizde ve alışverişlerimizde olmak üzere kısacası hayatımızın her yerinde internet ve sanal dünya üzerinden işlem yapmaktayız. Bu da Bilişim Hukuku’nun alanını oldukça genişletmektedir. Bu doğrultuda;

  • İnternet Hukuku,
  • Elektronik Haberleşme ve Ticaret Hukuku
  • Elektronik İmza, Elektronik Tebligat Hukuku
  • Dijital Tüketici Hukuku
  • Blockchain Hukuku
  • Yapay Zekâ Hukuku
  • Kripto Para Hukuku
  • Banka ve kredi Kartlarının Kötüye Kullanılması Suçları
  • Bilişim Sistemine girme, yasaklı program Kullanma Suçları
  • Siber Güvenlik ve Siber Suçlar gibi birçok alan bilişim hukuku kapsamında sayılabilmektedir.

Bilişim hukuku avukatı ne tür hizmetler sunar?

Uzman avukatımız müvekkillere kişisel verilerin korunması, marka ve telif hakkı gibi sosyal medya üzerinden yapılan hak ihlalleri, hakaret ve tehdit gibi suçların da ceza yargılaması takibini yapmaktadır. Kısacası bilişime dair konularda danışmanlık hizmeti verebildiği gibi bilişim hukukundan kaynaklı yukarıda açıkladığımız davaların da takibini yapmaktadır.

Bilişim hukuku avukatıyla çalışmanın avantajları nelerdir?

Bilişim Hukuku, hem çok genç bir hukuk dalı olması hem de içeriğinin oldukça spesifik bir alan olması nedeniyle diğer hukuk dallarından ayrılmaktadır. Zira bu hukuk dalı içerisinde diğer tüm hukuk alanlarını barındırmakla birlikte kendine has bir şekilde uygulama bulmaktadır.

Bu nedenle Bilişim Hukuku’na ilişkin davalarda hukuk alanında uzman olmanın yanı sıra teknolojiden, internetten ve buna özgü teknik terimlerden de anlamak gerekmektedir.  Bu nedenle Bilişim alanında bilgisi olmayan bir avukat ile çalışmak telafisi güç zararlar verebileceğinden alanında uzman avukatlar ile çalışmak daha sağlıklı olacaktır.

Bilişim Hukuku Davalarında avukat ücretleri

Bilişim Hukukuna ilişkin davalarında avukatın alması gereken minimum tutar, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ile belirlenmektedir. 2023 yılı güncel tarifesine göre belirlenen ücret 9.200-TL’dir.

 Bilişim suçları (siber suçlar) nelerdir?

Bilişim Suçları Türk Ceza Kanunu’nun 243-246. Maddeleri arasında düzenleme alanı bulmaktadır. Buna göre;

  1. Bilişim sistemine girme suçu (TCK m.243)
  2. Sistemi Engelleme, Bozma, Erişilmez Kılma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu (TCK m.244)
  3. Banka veya kredi kartının kötüye kullanılması suçu (TCK m.245)
  4. Yasak cihaz veya program kullanma suçu (TCK m.245/a)

Bu suçlar Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenmiş olup bilişim suçlarıdır.

Siber suçlara hangi avukat bakar?

Siber Suçlar yani bilişim suçları ile bu alanda uzman bilişim hukuku avukatı ilgilenmektedir.

İp adresinin tespit edilmesi

Her türlü internet hizmetini kullanmak için IP adresine ihtiyaç duyulmaktadır. IP adresleri için internete bağlanmak isteyen cihazların kimlik numaraları denilebilir. Bu nedenle bilişim sistemleri aracı kılınarak işlenen suçlarda failin bulunabilmesi için İP adresinin tespit edilmesi önem arz etmektedir. Ancak İP adresinin tespit edilmesi tek başına cezalandırılmak için yeterli değildir.

Bilişim suçları nereye şikâyet edilir?

Bilişim Suçları Savcılığın kendiliğinden dikkate alacağı suçlardandır. Bu nedenle bu suçlarda şikâyet şartı bulunmamaktadır. Ancak bu suçtan zarar gören kimseler suçu en yakın savcılığa bildirebilirler.

Bilişim avukatı ispat amacıyla e-tespit işlemini nasıl yapar?

E-tespit işlemi hukukumuzda çok yeni olup Noterlik İşlemlerinin Elektronik Ortamda Yapılması Hakkında Yönetmelik’in uygulamaya girmesi ile işlerlik kazanmıştır. Bu işlem ile birlikte yapılan bütün işlemlerin elektronik ortamda gerçekleştirilmesi, saklanması, işlenmesi, görüntü ve işlem gibi her türlü ispatı gereken verinin tespit edilebilmesi amaçlanmıştır.

Tek başına geçerlilik arz etmeyecek bilgi, belge ve fotoğraf gibi evrakların geçerliliği noterlikler üzerinden tespit ettirilebilmektedir.

İnternet üzerinde yapılan sözleşmelerin hukuki geçerliliği ve taahhütlerin yerine getirilmesi konusunda bilişim hukuku avukatları nasıl destek sağlar?

Elektronik sözleşme taraflardan her birinin sözleşmenin kurulmasına ilişkin öneri, kabul, red gibi beyanlarını karşılıklı ve birbirlerine uygun olarak elektronik ortamdan belirtmesi ile kurulmaktadır. Elektronik sözleşmelerin normal yapılan sözleşmelerden herhangi bir farklılığı bulunmamakla birlikte TBK 15.maddesi gereğince güvenli elektronik imza ile imzalanmaktadırlar.

Bu bakımdan elektronik sözleşmeler, normal sözleşmeler gibi hüküm ve sonuç doğurmaktadır. Ancak bu sözleşmelerde bilişim hukuku avukatının önemi büyüktür. Zira avukat tarafından sözleşmenin taraflarının ehliyeti, hizmet sağlayıcıların güvenirliği kontrol edilecek ve sözleşmenin uygun bir şekilde uygulanması için zemin hazırlayacaktır.

İnternetten nasıl içerik kaldırılır?

Bir gerçek veya tüzel kişinin(kurum ve kuruluşlarda dahil olmak üzere) internette yayınlanan nedeniyle kişilik haklarının ihlal edilmesi halinde bu içeriklerin kaldırılması ve erişim engeli getirilmesi talep edilebilmektedir.

Bu doğrultuda öncelikli olarak yer sağlayıcısından gerekli işlemlerin yapılması talep edilmelidir. Yer sağlayıcısının gerekli işlemleri yapmaması veyahut yapmayı reddetmesi halinde ise içeriğin kaldırılması ve erişimin engellenmesi talebi yerleşim yerindeki ya da yayının yapıldığı yerdeki veyahut İnternet adresinin merkezi Sulh Ceza Hakiminden bizzat istenir.

İnternet ortamında haksız rekabet

Teknolojideki gelişmeler ile birlikte bir çok iş sektörü alanını internet üzerinden genişletmektedir. Bu durumda rekabetin internet ortamı üzerinden ilerlemesine ve hatta haksız rekabetin oluşmasına yol açmaktadır.  Her ne kadar haksız rekabet internet ortamında daha çok baş göstermekteyse de halihazırda hala internet ortamında gerçekleşen haksız rekabete ilişkin özel bir düzenleme bulunmamakla birlikte genel hükümler uygulanmaktadır.

İnternet ortamında telif haklarının korunması

Kural olarak meydana getirilen bir eserin maddi ve manevi tüm hak sahipliği eseri meydana getiren kişiye aittir. Ancak eser sahibi dilerse bu hak sahipliğini üçüncü kişilerle yasal yollardan paylaşabilir. Bu izin verilmeksizin eserin kullanılması, işletilmesi ve çoğaltılması halinde telif haklarının ihlali gerçekleşmiş olur. İhlalin internet ortamında gerçekleşmesi halinde Uyar-Kaldır sistemi uygulanmaktadır.

Bu sisteme göre, hak sahibi öncelikli olarak ihlali gerçekleştiren bilgi içerik sağlayıcısına başvurarak ihlalin 3 gün içerisinde sonlandırılmasını talep edecektir. Sağlayıcı üç gün içerisinde ihlali sonlandırmaz ise bu durumda hak sahibi cumhuriyet savcılığına başvurarak üç gün içinde servis sağlayıcıdan ihlâle devam eden bilgi içerik sağlayıcısına verilen hizmetin durdurulması istenir. İhlâlin durdurulması halinde bilgi içerik sağlayıcısına yeniden servis sağlanır.

Müstehcenlik suçu

Müstehcenlik Suçu, Türk Ceza Kanunu’nda “Genel Ahlaka Karşı Suçlar” başlığı altında 226.madde kapsamında düzenlenmektedir. Kanunda bu suç, çocuklara karşı müstehcenlik suçu ve genel olarak yetişkinlere, topluma karşı müstehcenlik suçu olmak üzere iki kategori olarak düzenlenmiştir.

  • Genel olarak Yetişkinlere ve Topluma Karşı: Seçimlik hareketli bir suç olup çok sayıda eylem bu suça vücut verebilmektedir. Müstehcen ürünleri alenileştirme, satma, kiraya verme, reklamını yapmak ve Hayvanlara, ölü insan bedenine ve doğal olmayan yollardan gerçekleştirilen cinsel davranışlara ilişkin yazı, ses veya görüntüleri içeren ürünleri üretmek, ülkeye sokmak, satışa arz etmek, satmak, depolamak gibi eylemler bu suçun başlıca işlenme şekillerindendir.
  • Çocuklara karşı: Genel olarak işlenen eylemlerin çocuklara karşı işlenmesidir. Buna göre Çocukların Kullanıldığı Müstehcen Ürünleri Ülkeye Sokma, Çoğaltma, Satma, Depolama, Bulundurma ve Müstehcen Ürünleri Çocukların Görüp Duyabileceği Şekilde Alenileştirme gibi eylemler bu suçu oluşturmaktadır.

Bu suç türü, internetin ve sosyal medyaların gelişmesi ve yaygınlaşması ile bu ortamlarda çok daha fazla işlenmektedir. Sosyal medya hesapları üzerinden paylaşım yapmak, Whatsapp/Telegram mesajları, Whatsapp/Telegram gruplarına gönderilen mesajlar, Görüntülü görüşmeler(face-time) sırasında çıplak görüntülerin kaydedilmesi, İnstagram, Twitter, Facebook vb. sosyal medya hesaplarından DM (Direct Message) yoluyla mesajlaşma, görüntü kaydetme gibi eylemlerle internet üzerinden bu suç işlenebilmektedir.

Bu suçun cezası kanunda her bir eylem yönünden farklı olup çocuklara karşı işlenmesi halinde daha ağır yaptırımları söz konusudur.

Hukuka aykırı olarak bilişim sistemine girme veya sistemde kalma suçu

Kanunda bu suç 243. Maddede düzenlenmiş olup bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına hukuka aykırı olarak girilmesi veya orada kalmaya devam edilmesi halinde bu suçun oluşacağı öngörülmüştür.

Bilişim sistemine girme bir bilişim sitemine uzaktan bağlanmak suretiyle veya siteme fiziki olarak yakın olup ulaşma şeklinde gerçekleşebilir. Burada erişimin uzaktan, yakından, kablolu veya kablosuz şekilde sağlanmasının bir önemi bulunmayıp esas olan sisteme girilmesi ve sistemdeki verilerin görülmesidir.

Ek olarak sisteme girilmesinin akabinde sitemdeki verilerin değişmesi veya yok olması halinde verilecek ceza yalnızca sisteme girilmesine verilecek cezadan daha ağırdır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken nokta şudur ki; sisteme giren kimsenin verilerin değişmesi veya silinmesi için ekstra özel bir çaba sarf etmemesi, yalnızca sisteme girilmiş olması sebebiyle verilerin değişmesi veya silinmesi gerekmektedir. Aksi takdirde bir başka bilişim suçu olan bilişim sistemini engelleme, bozma, erişilmez kılma, verileri yok etme veya değiştirme Suçu oluşacaktır.

Bilişim sistemine girme suçu belki de bilişim suçları arasında en kolay şekilde işlenebilecek ve hatta belki de en çok işlenen suçtur. Zira bir kişinin sosyal medya hesaplarına söz gelimi Facebook veya İnstagram hesabına o kişinin izni olmaksızın kullanıcı şifresi ve varsa diğer güvenlik önlemlerini aşarak girmek bu suçu oluşturacaktır. Ancak burada önemli olan suçun mağduru konumundaki kişinin izni olmaksızın bu hesaba giriş yapmaktır. Aksi halde rızanın varlığı fiilin hukuka aykırı olması halini ortadan kaldıracak ve dolayısıyla suç oluşmayacaktır.

Ayrıca kanunun aynı maddesinin 4.fıkrasında; Bir bilişim sisteminin kendi içinde veya bilişim sistemleri arasında gerçekleşen veri nakillerinin sisteme girilmeden teknik araçlarla hukuka aykırı olarak izlenmesi durumunda izleyen kişinin bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılacağına hükmedilmiştir.

Sistemi Engelleme, Bozma, Erişilmez Kılma, Verileri Yok Etme veya Değiştirme Suçu

Kanunda bu suç 244. Maddede düzenlenmiş olup maddede birden fazla harekete yer verilmiştir. Bu hareketlerden herhangi birini seçip gerçekleştiren kişi suçu işlemiş olup 244.madde kapsamında cezalandırılır. Hareketleri değerlendirecek olursak;

  • Sistemi Bozma: Bilişim sisteminin teknik olarak altyapısına uygun bir şekilde çalışmasını, sisteminin işleyişini, bozan kişi bu suçu işlemiş olur. Sistemin kullanıcılar tarafından istenilen şekilde çalışmasının önüne geçilmesi de yine bu suçu oluşturacaktır.
  • Sistemi Engelleme veya Erişilmez Kılma: Bir kişinin kendisine ait olan sisteme veya yararlanma yetkisi olan sisteme girmesinin engellenmesi veya sistemin erişilmez kılınması halinde bu suç oluşacaktır. Örneğin bir kimsenin Facebook, İnstagram gibi bir sosyal medya hesabına girdikten sonra hesabın şifresinin değiştirilmesi ve asıl hesap sahibinin o hesaba girmesinin böylelikle engellenmesi durumda bu suç oluşmuş olacaktır.
  • Verileri Yok Etme veya Değiştirme: Yukarıda da değindiğimiz gibi bir bilişim sistemine giren kişinin sistem sahibinin daha öncesinde sisteme kaydettiği verilerin yok edilmesi veya değiştirilmesidir. Burada önemli olan sisteme giren kişinin bu verileri silmek veya değiştirmek için özel bir çaba sarf etmesidir. Bunun yanında sistemdeki verileri başka bir yere yönlendiren veya sisteme yeni veri yerleştiren kişiler de bu kapsamda bu suçu işlemiş olur.

Bunun yanında bu suçların bir banka/kredi kurumuna veya bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemlerinde işlenmesi durumunda kişiye verilecek ceza amacına göre değişecektir. Örneğin kişi sadece bir bankanın bilişim sistemindeki verileri bozmayı, yok etmeyi, değiştirmeyi amaçlıyor olabilir. Bu durumda kişi bilişim sistemine erişimi engelleme, verilerin yok edilmesi gibi duruma göre suç tipi belirlenerek Türk Ceza Kanunu’nu 244.maddesinin 3.fıkrasına göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.

Ancak bu suçu işleyen kişinin tek amacı sistemdeki verilerle oynamak değil, bundan ayrıca haksız bir çıkar sağlamak ise kanunun aynı maddesinin 4. Fıkrası hükümleri uygulanır.  Burada yalnız kendisi için değil başkası yararına da haksız kazanç sağlaması söz konusu olabilir.

Bu durum da yine 4.fıkra kapsamında değerlendirilecektir. Ancak burada dikkat edilmesi gereken unsur fiilin başka bir suç tipini oluşturmamasıdır. Örneğin bir kimse bilişim sistemine girerek bir bankada bulunan para veya parasal değerin mülkiyetini elde etmiş ise bu durumda bu kişiye bilişim suçları hükümlerine göre değil TCK md. 142/2-e’de düzenlenen nitelikli hırsızlık suçundan ceza verilir.

Banka veya Kredi Kartının Kötüye Kullanılması Suçu

Bu suç tipi de TCK’da bilişim suçları başlığı altında m.245’te düzenlenmiştir. Bu suçun oluşması birden fazla yolla mümkün olup bunları sıralayacak olursak;

Bir kimse başkasına ait bir banka veya kredi kartını bir şekilde ele geçirdiğinde veya elinde bulundurduğu sırada o kartın sahibi olan veya olması gereken kişinin izni olmaksızın kartı kullanarak kendisi veya başkası için bir menfaat elde eder ek veya menfaat elde edilmesini sağlayarak bu suçu işlemiş olacaktır.

Bir kimse başkalarına ait banka hesaplarıyla ilişkilendirerek sahte banka veya kredi kartı üreterek, satarak, devrederek, satın alarak veya kabul ederek de bu suçu işletebilmektedir.

Bunlara ek olarak sahte oluşturulan veya üzerinde sahtecilik yapılan bir banka veya kredi kartını kullanmak suretiyle kendisine veya başkasına yarar sağlayan kişi deyine bu suçu işlemiş olacaktır. Ancak burada dikkat edilmesi gereken bir husus vardır ki bu fiilin başka ve daha ağır bir suça vücut vermemesi gerekmektedir.

Önemle belirtmek gerekir ki 1. Bentteki durumda başka bir kimseye ait olan kredi veya banka kartı kullanılmakta iken üçüncü fıkrada menfaat elde edilirken sahte bir kredi veya banka kartı kullanılmaktadır.

Kanun’a göre bu suçun bazı kimseler tarafından işlenmesi halinde bu kişiler hakkında cezaya hükmolunmamaktadır. Şöyle ki bu suç, haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin, üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlâtlığın, aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin zararına işlenmişse bu suçu işleyen ilgili akraba hakkında ceza verilmemektedir.

Yasak Cihaz veya Program Kullanma Suçu:

Bu suç tipi TCK m 245/A’da düzenlenmiş olup bir cihazın, bilgisayar programının ve sair güvenlik kodunun; özellikle bilişim suçu işlemek için kullanılması veya bilişim suçu olarak geçmeyen ama bilişim sistemlerinin bu suçu işlenmesinde araç olarak kullanıldığı suçların işlenmesinde kullanılması için bunları imal eden, ithal eden, sevk eden, nakleden, depolayan, kabul eden, satan, satışa arz eden, satın alan, başkalarına veren veya bulunduran kişiler bu suçu işlemiş olur.

İnternet yoluyla cinsel taciz suçu

Cinsel taciz suçu, çok hareketli bir suç olup birçok yoldan farklı eylemlerle işlenebilecek bir suç türüdür. Bu nedenle insanların çok sık kullandıkları instagram, twitter, Whatsapp gibi mecralarda bu suç ile sıklıkla karşılaşılmaktadır. Örneğin, Whatsapp üzerinden mağdura cinsel organının fotoğrafını atmak internet yoluyla cinsel taciz suçunu oluşturmaktadır.

Bu suç türü şikâyete bağlı bir suç olmayıp savcılık tarafından kendiliğinden dikkate alınacak bir suç türüdür. Bu nedenle herhangi bir şikâyet süresi de bulunmamaktadır.

Bu suç türk Ceza Kanunu’nda 105.madde de düzenlenmiş olup buna göre suçun posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle işlenmesi halinde ceza yarı oranında artırılmaktadır. Bu durumda bu suçu işleyen kişiler 9 aydan 4.5 yıla kadar cezalandırılmaktadır.

Siber zorbalık

Tüm dünya ile birlikte sosyal paylaşım ağları ülkemizde de yoğun bir ilgi ile kullanılmaktadır. Bu sosyal ortam beraberinde hakaretleri, zorbalıkları, tehditleri ve incitici, kırıcı küfürlü konuşmaları da beraberinde getirmektedir. Çünkü insanlar bu ortamlarda kendilerine çok başka bir kimlik oluşturmakta, gerçek hayattaki kimliklerini rahatlıkla gizlemektedirler. Tanınma korkusu olmadığı için başka insanlara karşı diledikleri şekilde kaba ve kötü davranışlar sergileyebilmektedirler.

Ancak bu kişilerin kimlikleri aslında kolaylıkla tespit edilebilmektedir. Bu nedenle böyle bir zorbalığa maruz kalmanız halinde alanında uzman bir avukat ile iletişime geçerek yasal yollara başvurmanız gerekmektedir.

Bu gönderiyi paylaş

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir