Trafik Kazaları Avukatı Ankara

trafik kaza kayi ankara avukat 11aax

Günlük hayatın içerisine dikkatsiz sürücülerin yaptığı hatalar sonucunda ortaya çıkan trafik kazaları kimi zaman can almaktadır. İnsanların belirlenen trafik kurallarına uymamalarının bir sonucu olarak ortaya çıkan bu kazalar çeşitli önlemlerin alınmasına rağmen çoğu kez önlenememektedir.

Koyulan kuralların günlük hayatta uygulanmaması veya kısmen uygulanması trafik kazalarının oluşmasında en ana etkenlerden birisidir. Bazen dikkatsizlik, bazen teknik arızalar bazen de kural ihlalleri olarak ortaya çıkarlar. Bu kazaların sonuçlarının ufak sağlık problemleriyle sonuçlanması güzel bir sonuç denebilir ancak ölümle sonuçlanması bir faciaya yol açmaktadır. Bu gibi durumlarda karşı tarafın haksız ve kusurlu olduğunu düşünüyorsanız hukuki hakkınıza başvurabilir hakkınızı arayabilirsiniz.

TRAFİK KAZASI NEDİR ?

Trafik kazası 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanununun 3’üncü maddesinde tanımlanmıştır. Kanuna göre Karayolu üzerinde hareket halinde olan bir veya birden fazla aracın karıştığı ölüm , yaralanma ve zararla sonuçlanan her olay bir “trafik kazasıdır”

TRAFİK KAZASININ UNSURLARI NELERDİR ?

Bir olayın trafik kazası olarak nitelendirilebilmesi için aşağıda sayılan 6 unsurun mevcut olması gerekmektedir:

  1. Bir veya birden fazla aracın karıştığı bir olayın mevcut olması
  2. Araç veya araçların kara yolu üzerinde olması
  3. Araç veya araçlardan en az birinin hareket halinde olması
  4. Olayın meydana gelmesinde kasıt olmaması
  5. Olay sonucu kişiye veya mala zarar gelmesi
  6. Kaza ile yaralanma , ölüm veya maddi hasar arasında nedensellik ilişkisinin bulunmasıdır.

TRAFİK KAZASI SAYILAN HALLER NELERDİR ?

Kanunda yapılan tanımlamadan yola çıkıldığında Trafik kazalarının dört şekilde meydana geldiği söylenebilir.

  1. Taşıt taşıt çarpışması
  2. Taşıt yaya çarpışması
  3. Taşıt hayvan veya sabit engel çarpması
  4. Trafik zorunlulukları nedeniyle taşıtta meydana gelen ani ve beklenmeyen manevra değişikleri

TRAFİK KAZALARINDA KUSURUN BELİRLENMESİ

Kusur Trafik kurallarına aykırılık neticesinde meydana gelmektedir. Söz konusu kurallar sürücüden ve yayadan beklenilen özeni belirlemektedir. Sürücü ve yayanın görevi bu kurallara mutlaka uymaktır.

ASLİ KUSURLU SAYILAN DURUMLAR

  1. Kırmızı ışıklı trafik işaretlerinde veya yetkili memurun dur işaretinde geçme
  2. Taşıt giremez trafik işareti bulunan karayoluna veya bölünmüş karayolunda karşı yönden gelen trafiğin kullanıldığı şerit , rampa ve bağlantı yollarına girme
  3. İkiden fazla şeritli taşıt yollarında karşı yönden gelen trafiğin kullandığı şerit veya yol bölümüne girme
  4. Arkadan çarpma
  5. Geçme yasağı olan yerlerden geçme
  6. Doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma
  7. Şeride tecavüz etme
  8. Kavşaklarda geçiş önceliğine uymama
  9. Kaplamanın dar olduğu yerlerde geçiş önceliğine uymama
  10. Manevraları düzenlenen genel şartlara uymama
  11. Yerleşim birimleri dışındaki karayolunun taşıt yolu üzerinde zorunlu haller dışında park etme ve duraklama ve her durumda gerekli tedbirleri almama
  12. Park için ayrılmış yerlerde veya taşıt yolu dışında kurallara uygun olarak park edilmiş araçlara çarpma

TALİ KUSURLU SAYILAN DURUMLAR

  1. Dur işaretinde durmama
  2. Hatalı şekil veya yerde yük ve yolcu alma-indirme
  3. Hatalı şekil veya yerde yük ve yolcu taşıma
  4. Trafiğe elverişli olmayan araçla yola devam etme
  5. Uykusuz , hasta yorgun , dalgın bir şekilde araç kullanma
  6. Karşılaşma halinde veya şehir içinde selektör yapmama , kısa huzmeleri kullanmama
  7. Araçta reflektör bulundurmama
  8. Araç çekme halatı , takoz , zincir bulundurmama
  9. Alkollü şekilde araç kullanma
  10. Aşırı hızla araç kullanma

TRAFİK KAZALARINDA KUSUR ORANLARI NASIL BELİRLENECEKTİR ?

Trafik kazalarında kusur tespiti oldukça önemlidir. Kusurun tespiti ölüm veya yaralanma meydana gelen kazalarda bilirkişi tarafında olay yerinde keşif yapılarak ; olay yerinin özellikleri , ifade tutanakları fail , ölen veya yaralananların bulundukları yerler sürücünün seyir yönü , tanık beyanları , araçların konumu , gibi hususların incelenmesiyle belirlenecektir.

Trafik kazalarında sanıklara hükmedilecek cezalar kusurun derecesine göre  olaya karışmış her fail için ayrı ayrı 8/8 oranına göre kusur paylaştırılması yapılır . Paylaştırılmaların toplamı cezada 8/8 hukukta % 100 ‘ü geçmemelidir. Cezada ve hukukta hükme esas alınacak kusur oranlarını gösteren nispetler şöyledir :

 

CEZADA                                                             HUKUKTA

8/8                                                                         % 100

7/8                                                                         % 87,5

6/8                                                                         % 75

5/8                                                                         % 62,5

4/8                                                                         % 50

3/8                                                                         % 37,5

2/8                                                                         % 25

1/8                                                                         % 12,5

 

TRAFİK KAZASI MEYDANA GELDİKTEN SONRA NE YAPILMASI GEREKMEKTEDİR ?

Söz konusu trafik kazası yalnızca maddi hasara yol açmışsa kazaya karışan araç sürücüleri kendi aralarında tutanak düzenleyebilirler. Tutanak düzenlenmeden önce mutlaka araçlar yerinden oynatılmadan  , plakalar belli olacak şekilde geniş açılardan fotoğraflar alınmalıdır.

Tutanağa olayın oluş şekli net bir şekilde aktarılmalıdır. Ehliyetin veya aracın sigortasının bulunmaması ve kazaya karışan araç sürücüsünün alkollü olması durumunda tutanağın polis eşliğinde tutulması gerekmektedir . Tutanak tutulduktan sonra sigorta şirketlerine teslim edilir .

Sigorta şirketleri kaza sonucunda kusur oranlarını ve kusurun kimde olduğunu belirler. Sigorta şirketleri tarafından yapılan değerlendirme sonucuna taraflar 5 gün içerisinde itiraz edebilirler . İtiraz mevcut değilse yapılan kusur oranları kabul edilmiş sayılır ve bunun sonucunda hasar ödemeleri yapılır.

TRAFİK KAZASI NEDENİYLE YÜRÜTÜLECEK CEZA DAVALARI

Trafik kazası sonucunda meydana gelen ölüm ve yaralanma olayları ardından kamu davası açılır. Trafik kazalarına ilişkin hükümler  özellikle TCK m. 85 ve m. 89’da belirlenmiştir. Taksirle yaralama suçları kural olarak şikayete bağlı olsa da bilinçli taksir söz konusuysa soruşturma ve kovuşturma  resen yapılacaktır.

TAKSİRLE YARALAMA (TCK m. 89)

TCK m.89’a göre “Taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi üç aydan bir yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. “ denilmektedir.

Taksirle yaralama fiili, mağdurun;

a)Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına,

  1. b) Vücudunda kemik kırılmasına,
  2. c) Konuşmasında sürekli zorluğa,
  3. d) Yüzünde sabit ize,
  4. e) Yaşamını tehlikeye sokan bir duruma,
  5. f) Gebe bir kadının çocuğunun vaktinden önce doğmasına,

Neden olmuşsa, birinci fıkraya göre belirlenen ceza, yarısı oranında artırılır.

(3) Taksirle yaralama fiili, mağdurun;

  1. a) İyileşmesi olanağı bulunmayan bir hastalığa veya bitkisel hayata girmesine,
  2. b) Duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine,
  3. c) Konuşma ya da çocuk yapma yeteneklerinin kaybolmasına,
  4. d) Yüzünün sürekli değişikliğine,
  5. e) Gebe bir kadının çocuğunun düşmesine,

Neden olmuşsa, birinci fıkraya göre belirlenen ceza, bir kat artırılır.

(4) Fiilin birden fazla kişinin yaralanmasına neden olması halinde, altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

TAKSİRLE ÖLDÜRME (TCK m. 85)

Madde 85- (1) Taksirle bir insanın ölümüne neden olan kişi, iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(2) Fiil, birden fazla insanın ölümüne ya da bir veya birden fazla kişinin ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuş ise, kişi iki yıldan on  beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır

İşlenen suç birinci fıkra kapsamındaysa Asliye Ceza Mahkemeleri , ikinci fıkra kapsamındaysa Ağır Ceza Mahkemeleri görevlidir.

TRAFİK GÜVENLİĞİNİ TEHLİKEYE SOKMA SUÇU  (TCK m. 179)

– (1) Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşımının güven içinde akışını sağlamak için konulmuş her türlü işareti değiştirerek, kullanılamaz hale getirerek, konuldukları yerden kaldırarak, yanlış işaretler vererek, geçiş, varış, kalkış veya iniş yolları üzerine bir şey koyarak ya da teknik işletim sistemine müdahale ederek, başkalarının hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından bir tehlikeye neden olan kişiye bir yıldan altı yıla kadar hapis cezası verilir.

(2) Kara, deniz, hava veya demiryolu ulaşım araçlarını kişilerin hayat, sağlık veya malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare eden kişi, üç aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

(3) Alkol veya uyuşturucu madde etkisiyle ya da başka bir nedenle emniyetli bir şekilde araç sevk ve idare edemeyecek halde olmasına rağmen araç kullanan kişi yukarıdaki fıkra hükmüne göre cezalandırılır.

Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun oluşabilmesi için kişilerin objektif olarak bir zarar tehlikesi ile karşı karşıya kalmaları yeterlidir. Bu suç şikayete bağlı değildir . Soruşturma ve kovuşturması resen yapılır. Trafik güvenliğinin kasten tehlikeye sokulması suçu neticesinde aynı zamanda bir kişinin yaralanmasına neden olunmuşsa yaralanan kişi şikayetinden vazgeçse dahi trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu düşmeyecektir.

TRAFİK GÜVENLİĞİNİ TAKSİRLE  TEHLİKEYE SOKMA SUÇU (TCK m. 180)

1.Deniz, hava veya demiryolu ulaşımında, kişilerin hayatı, sağlığı veya malvarlığı bakımından tehlikeye taksirle neden olan kimseye üç aydan üç yıla kadar hapis cezası verilir.

 TRAFİK KAZALARINDA MADDİ TAZMİNAT DAVALARI

Yaşanan trafik kazası sonrasında meydana gelen ölüm , yaralanma , kazaya karışan kişiler aleyhine gerçekleşen maddi zarar ve üçüncü kişilerin ev , araba arazi gibi malvarlıklarında meydana gelen zararların giderilmesi amacıyla zarar gören kişiler tarafından sorumluluğu bulanan kişilere karşı açılan dava türüdür.

TBK m. 49. Haksız fiil hükümleri trafik kazaları sonucu açılan davaların hukuki dayanağını oluşturmaktadır. TBK m. 49’a göre “Kusurlu ve hukuka aykırı bir fiille başkasına zarar veren, bu zararı gidermekle yükümlüdür. Zarar verici fiili yasaklayan bir hukuk kuralı bulunmasa bile, ahlaka aykırı bir fiille başkasına kasten zarar veren de, bu zararı gidermekle yükümlüdür.”

ARAÇ DEĞER KAYBI TAZMİNATI

Yalnızca maddi hasarın bulunduğu kazalarda maddi hasarlar sigorta poliçeleri tarafından karşılansa da gerçekleşen kaza sonucunda aracın piyasa değerinde düşüş yaşanmaktadır . Örnek verilecek olursa kaza öncesi piyasa değeri 250 bin TL olan aracın gerçekleşen kaza sonucunda piyasa değeri 200 bine düşerse aradaki  50 bin TL’lik fark değer kaybı tazminatı olarak kusurlu olan taraftan talep edilebilmektedir. Araçta gerçekleşen değer kaybı aracın marka , model , kilometre , aracın üretim yılı gibi özelliklerine , hasarın niteliğine göre değerlendirilecektir.

Sigorta şirketleri her ne kadar araç değer kaybı taleplerini poliçe kapsamı dışında olması gerekçesiyle reddetmiş olsalar da Yargıtay kararları gereğince sigorta poliçesi teminatı kapsamındadır. Değer kaybının yanı sıra maddi hasarlı trafik kazalarında araç hasarlanmışsa onarım bedeli , araç kullanılamaz hale gelmişse araç bedeli , ticari araçlarda da tamir süresince kazanç kaybı talep edilebilecektir.

YARALANMALI TRAFİK KAZALARINDA TALEP EDİLECEK TAZMİNATLAR

  • a) İyileşme (Tedavi) Giderleri :

Yaralanan ve sağlığı bozulan kişi iyileştirme için yaptığı ya da yapmak zorunda kalacağı giderleri işleten(araç maliki) ve diğer sorumlulardan isteyebilir . Tedavi giderleri , zarar görenin sağlığına kavuşması için yaptığı tüm giderleri kapsamaktadır. Bu nedenle hastanın sağlık kurumlarına taşınması için yapılan taşıma giderleri (taksi , helikopter , uçak gideri ) sağlık kurumlarına yapılan ödemeler , ilaç giderleri , sakat kalan hastanın yaşamını devam ettirebilmesi için gerekli giderler vs.  bu kapsamda değerlendirilir

  • b) Kazanç Kaybı , Çalışma Gücünün Azalmasından Veya Sürekli Kaybından Doğan Zararlar :

Trafik kazası sonucu , yaralanan kişi , mahkemece karar verilinceye kadar tamamen iyileşmiş , çalışma gücündeki azalma sona ermişse çalışma gücünün geçici kaybı söz konusu olacaktır. Burada zarar ; zarar görenin iyileşme anına kadar çalışamamasından doğan kazanç kaybından ibarettir . Bu zarar niteliği itibariyle fiilen yoksun kalınan kar olup : geçici nitelikte ve geçmişe ilişkin bir zarardır. Örneğin motorlu aracın çarptığı kişi , bir ay süreyle tedavi altında tutulmuş , bu nedenle çalışamamış ise , bunların karşılığı doğan zararın tazminini talep edebilecektir.

Zarar görenin çalışma gücü sürekli olarak azalmış veya yitirilmişse , zarar geleceğe ilişkin farazi bir zarar olarak hesaplanır. Çalışma gücünün sürekli kaybı , azalma şeklinde kısmen olabileceği gibi , yitirilme şeklinde tam olarak da olabilir . Trafik kazası sonucu yaralanan kişi , sakat kalması sonucu çalışma gücünü kısmen veya tamamen sürekli kaybettiği takdirde uğradığı zararın tazmin edilmesini talep edebilir . Çalışma gücünün sürekli olarak kaybından doğan zararlar hesaplanırken , çalışma gücündeki sürekli azalmanın oranı , zarar görenin gelir durumu , çalışma süresi ve bunun başlangıç anı gibi hususlar göz önünde bulundurulacaktır.

  • c) Ekonomik Geleceğin Sarsılmasından Doğan Zarar

Bedensel bütünlüğü zedelenen bir kişi çalışma gücünü tam olarak korusa bile , iş piyasasında , ekonomik rekabette yeni bir iş bulmakta veya eski işini korumakta güçlük çekebilir ya da aynı işte çalışsa bile , eskisine oranla daha çok güç sarfetmek , daha çok dikkat ve çaba harcamak zorunda olabilir . Hatta işinden dahi çıkarılabilir . Örnek olarak bir mankenin vücudunun herhangi bir yerinde özellikle de yüzünde bir yaralanma meydana gelirse meslek yönünden durumunu sarsacağından burada zarar , zarar görenin ekonomik geleceği sarsılmasaydı elde edeceği kazançla kaza sonrasında mevcut şartlarda kazanacağı kazancın karşılaştırılması suretiyle tespit edilir.

  • d) Manevi tazminat

Yaralanmalı trafik kazalarında nedeniyle yaralanan kişinin veya bazı şartların oluşması halinde yakınlarının kaza sonucu yaşadığı keder , üzüntü sebebiyle sorumlu kişilerden manevi tazminat talepleri olabilecetir. Bu talepler zorunlu mali mesuliyet sigortası kapsamında olmadığı için sigorta şirketlerinden talep edilemez . Manevi tazminata ilişkin talepler araç sürücüsüne sahibine veya işletenine karşı ileri sürülebilecektir.

ÖLÜMLÜ TRAFİK KAZALARINDA TALEP EDİLECEK TAZMİNATLAR 

Yaşanan trafik kazası sonrası ölüm meydana gelmişse , ölümün gerçekleşmesinden kaynaklı meydana gelmiş ve gelecek zararların tazmini zorunludur. Tazminatın miktarı ve kapsamının tayini her somut olaya göre farklılık gösterecektir . Ölümlü trafik kazalarında talep edilecek zararlar şunlardır :

  • a) İyileştirme Giderleri Ve Gelir Kaybı :

Ölümün derhal gerçekleşmemesi halinde , zararlardan sorumlu olan kişi, ölüm vuku bulana kadar tedavi masraflarından , çalışma gücünün kaybından dolayı gerçekleşen zararlardan  , defin masraflarından da sorumludur.

  • b) Gömme (Defin) Giderleri

Ölümün derhal gerçekleşmesi halinde ise cenaze masrafları talep edilebilecektir. Defin masrafları , ölen kimsenin sosyal ve mali durumuna ve örf ve adete göre , ölünün yıkatılması , kefenleme , nakil ve mezar ücretleri dini tören , ilan ve mezar yaptırma , icap ettiği hallerde otopsi masrafları gibi masraflardır .

  • c) Ölenin Desteğinden Yoksun Kalma

TBK m. 53’e göre ölüm sonucunda ölenin desteğinden yoksun kalanlar  bu zararlarını talep edebileceklerdir. Trafik kazası sonucu mağdurun ölümüne neden olmuş kişi veya kişilerden bazen de kusursuz sorumluluk hükümlerinin hakim olduğu ilişki çerçevesinde eylemi gerçekleştirenler dışında başka birilerinden söz konusu zarar talep edilebilecektir. Destek olunan kişinin  tazminat alacağı , desteğin mirasçısı olması , hışmı olması veya aile ferdi olmasından değil , bakım ilişkisinden kaynaklanır .

TRAFİK KAZALARI SEBEİYLE AÇILACAK TAZMİNAT DAVALARINDA ZAMANAŞIMI SÜRELERİ

Trafik kazasının gerçekleşmesinden itibaren zamanaşımı süreleri başlamaktadır . Bu nedenle tazminat davaları açılırken zamanaşımı sürelerine çok dikkat etmek gerekmektedir. KTK m. 109 uyarınca Motorlu araç kazalarından doğan maddi zararların tazminine ilişkin talepler, zarar görenin, zararı ve tazminat yükümlüsünü öğrendiği tarihten başlayarak iki yıl ve herhalde, kaza gününden başlayarak on yıl içinde zamanaşımına uğrar.

Trafik kazası aynı zamanda bir suçun işlenmesine sebebiyet vermişse ceza zamanaşımı süreleri de uygulanır. Trafik kazası sonucu ölüm veya yaralanma gerçekleşmişse KTK 109/2 uyarınca ceza kanununda bu suçlar için hangi zamanaşımı süresi öngörüldüyse maddi manevi tazminat davası açma süresi de o olacaktır.

TRAFİK KAZALARINDA GÖREVLİ VE YETKİLİ MAHKEMELER

Trafik kazası sonucu ölüm veya yaralanma meydana geldiyse maddi ve manevi tazminat davalarına bakmakla görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemeleridir .  Dava sigorta şirketine karşı açılacaksa Asliye Ticaret Mahkemeleri görevlidir . Dava araç sürücüsü , araç sahibi , araç işletene ve sigorta şirketine birlikte açılacaksa yine Asliye Ticaret Mahkemeleri görevlidir.

Trafik kazası sonucunda davaya bakacak birden çok yetkili mahkeme bulunmaktadır .  6100 sayılı HMK’ya göre dava , davalılardan birinin yerleşim yerinde , kazanın olduğu veya zararın gerçekleştiği yerde , zarar görenin yerleşim yerinde açılabilir . Ayrıca Karayolları Trafik Kanunu’na göre sigortacının merkez veya şubesinin bulunduğu yerde veya  sigorta sözleşmesini yapan acentenin bulunduğu yer mahkemelerinden birinde de açılabilecektir.

TRAFİK KAZALARINDA DAVALARINDA AVUKATLIK ÜCRETLERİ

Avukatlık ücretleri Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine ve avukat ile müvekkil arasında yapılan sözleşmelere göre değişkenlik göstermektedir

 TRAFİK KAZASI DAVALARINDA AVUKATIN ÖNEMİ

Trafik kazası davaları alanında çıkacak uyuşmazlıkların çözümü herhangi bir hak kaybına uğranmaması adına dikkat ve özen gerektirdiğinden bu tür davaları yürütecek avukatların alanında uzman olması gerekmektedir. Bu sebeple verdiğimiz avukatlık hizmetiyle kişi ve kurumların haklarını göz önünde bulundurarak titizlikle çözüme ulaştırıp , davaların kısa sürede olumlu şekilde sonuçlanması için elimizden geleni yapmaktayız.

 

Bu gönderiyi paylaş

Comments (2)

  • Abdullah ulu cevap

    Slm 2015 trafik kazası geçirdim sol femur şaft kırığı ve kazadan 6 ay sonra psikolojik tedavi görüyorum panik atak teşhisi kondu gün geçtikçe kötüleştim ve şuan yüzde 65 şizofren raporum var kazadan bu yana tedavi devam ediyor ve sol bacakta platin var ilk raporda %14 femur kırığı raporum var 51000 TL aldım ve sonra mahkeme açtım ve şuan hem psikatrik hem ortopedik sağlık kurulu raporum var ve mahkeme beni adli tıpa gönderdi ben bundan ne alırım yardımlarınız benim için önemli..

    Mart 29, 2021 , 7:06 am
    • Av. Oğuzhan KARA cevap

      Merhabalar adli tıp raporunda verilecek maluliyet raporu, gelir durumunuz ve kazada ki kusur durumunuz da dikkate alınarak tazminat hesaplaması yapilacak hukuki yardim almanıza fayda var.İletisim no:05302022326

      Mart 29, 2021 , 6:42 pm

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir