Hukuk Davalarında Hukuka Aykırı Delil

HUKUKA AYKIRI DELİL NEDİR?

ANAYASA

Madde 36 – Herkes, meşru vasıta ve yollardan faydalanmak suretiyle yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddia ve savunma ile adil yargılanma hakkına sahiptir.

Madde 38- (Ek fıkra: 3/10/2001-4709/15 Md.) 

Kanuna aykırı olarak elde edilmiş bulgular, delil olarak kabul edilemez. Hiçbir mahkeme, görev ve yetkisi içindeki davaya bakmaktan kaçınamaz.

Hukuka aykırı delil, hukuk ve ceza yargılamalarında tarafların sunacakları delilleri Anayasaya, kanunlara, temel hak ve özgürlüklere aykırı bir biçimde elde etmeleri ve bu şekilde elde ettikleri delilleri mahkemeye sunmalarıdır. Hukuka aykırı görülen deliller hükme esas alınamazlar.

HMK, 189/2 maddede hukuka aykırı deliller konusunda ‘vakıanın ispatında dikkate alınamaz’ şeklinde düzenleme getirmiştir. Kanun gerekçesinde de bu hususa açıklama getirilmiştir.

Hukuka aykırı delil konusu, hukuk yargılamasında düzenlenmemişken, Anayasada düzenlenmiştir. Ceza yargılamalarında hukuka aykırı delil tartışması ise hukuk yargılamasındaki tartışmalardan daha sonra başlamıştır. Hukuki ve cezai yargılamalarda herkes iddiasını ispat edebilir fakat bunu hukuka uygun delillere yapmak zorundadır.

İLETİŞİMİN TESPİTİ NEDİR?

İletişimin tespiti; kişilerin telefon kayıtlarının getirtilmesi, bu kayıtlılarla beraber kişilerin kimlerle, ne süre zarfında ve hangi saat aralıklarında görüştüklerinin tespit edilmesidir.

EŞLER İLETİŞİMİN TESPİTİNİ İSTEYEBİLİR Mİ?

Önceki uygulamada, davanın taraflarının değil 3. Kişilerin de iletişiminin tespiti istenebiliyordu. Mahkeme bu talepleri kabul edip iletişim operatörlerine müzekkere yazıyor ve iletişim detayları getirtiliyordu. Bu durum Anayasada yer alan özel hayatın gizliliğine ve haberleşme hürriyetine aykırı bir uygulamaydı. Güncel uygulamada ise hukuka aykırı delil konusu geniş çapta inceleme konusu bulmakta ve çeşitli yorumlar ile bu çerçeve genişletilmektedir. Böylece tarafların ve 3. Kişilerin hak ve özgürlüklerinin ihlali önlenmektedir.

İletişimin tespiti, taraflarca bizzat mahkemeden istenebilir ve mahkeme bu talepleri kabul ederek iletişimin tespitini isteyebilir. Bir nevi mahkeme, eşlerin iletişim kayıtları ile ilgili aracı kılınır. İletişimin tespitinin istenmesinin yasal sınırları tartışmalı bir konudur. Peki, iletişimin tespiti uygulaması hukuka uygun bir uygulama mıdır? Bu konunun tartışılması halen devam ederken iletişimin tespiti Anayasamızda yer alan haberleşme hürriyetine ve özel hayata müdahaledir. 

DAVA DIŞI 3. KİŞİLER İLETİŞİMİN TESPİTİNİ

İSTEYEBİLİR Mİ?

Bazı mahkemeler tarafından dava dışı üçüncü kişilerin, iletişimin tespiti neticesindeki talepleri kabul görmekte ise de dava dışı üçüncü kişilerin bu talepleri hukuku aykırıdır.

EŞLERDEN BİRİ DİĞER EŞİN 3. KİŞİLERLE OTELDE KALIP KALMADIĞININ TESPİTİNİ MAHKEMEDEN İSTEYEBİLİR Mİ?

Bu durumda taraflar mahkemeden talepte bulunarak emniyete müzekkere yazılmasını ve davalı eşin başka bir kadınla veya erkekle herhangi bir otelde kalıp kalmadıklarının sorulmasını isteyebilirler. Mahkeme de bu doğrultuda emniyete müzekkere yazılmasına karar verebilir. Fakat kişilerin kendi imkânları ile otel kayıtlarını bulup mahkemeye sunmaları hukuka aykırıdır ve bu dâhilde sunulan kayıtlar hukuka aykırı delil olduğu için mahkemece bu kayıtlar hükme esas alınamaz.

Bu husus Anayasamızda düzenlenen haberleşme hürriyeti ve özel hayatın dokunulmazlığı ilkesine aykırıdır. Anayasamızda düzenlenen temel hak ve özgürlükler, ancak kanunla sınırlandırılabilir ve bu temel hakka ancak Hâkim kararıyla müdahale edilebilir

BOŞANMA DAVALARINDA EŞLERDEN BİRİSİNİN DİĞER EŞE KARŞI HÜRRİYETİ NEREDE BAŞLAR NEREDE BİTER?

Boşanma davalarında eşlerin birbirine yönelik hakları nerede başlar nerede biter? Örneğin eşlerden birisi gece vakti ev dışına çıkıp gezmeye gittiğinde diğer eşin onu eve almaması gibi bir müdahale var mıdır? Eşlerden biri diğer eşin özel hayatına veya seyahat özgürlüğüne müdahale edebilir mi?

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi; boşanma davalarında eşlerin birbirlerine karşı bireysel haklarının olmadığını, asıl önde tutulanın aile düzeni ve bu doğrultudaki haklar olduğunu belirtmiştir.

TCK madde 132-133’de; bir kişinin diğer kişinin sesini ve görüntüsünü kaydetmesi suç sayılmıştır. Bu düzenleme eşler bakımından da geçerli midir? Gizli görüntü ve ses kayıtları hukuka aykırı mıdır?

Herkes iddiasını ispat edebilme hakkına sahiptir fakat kişiler bu haklarını Anayasa madde 38’de düzenlendiği üzere hukuka uygun şekilde gerçekleştirmek zorundadır.

Delillerin hukuka aykırı olduğunun taraflarca ileri sürülmesi zaruri değildir. Delillerin hukuka aykırı olup olmadığı Hâkim tarafından re ’sen (kendiliğinden) dikkate alınabilir. Hâkim hukuka aykırı delilleri toplamaz, hükme esas almaz.

BOŞANMA DAVALARINDA HUKUKA AYKIRI DELİL

Hukuk yargılamasında hukuka aykırı delil en çok boşanma davalarında ileri sürülmektedir. Ya dosyaya taraflarca ibraz ediliyor veya mahkemeden talep ediliyor.

  • Karşı tarafın ülkeye giriş çıkış kayıtları,
  • Bir kişiyle herhangi bir otelde kalıp kalmadığı,
  • Otelde kalmışsa kimle kaldığı ve hangi tarihlerde kaldığı gibi talepler mahkemeden isteniyor.

Mahkeme bu delilleri topluyor.

Boşanma davalarının genel oranına bakıldığında, davaların %80 inde taraflar iletişimin tespitini talep ediyor. Yargıtay 2. Hukuk Dairesi yine bir kararında taraflardan birinin uygunsuz zamanlarda sık sık, açıklanmayacak ölçüdeki görüşmelerini güven sarsıcı davranış olarak nitelendirmiş, iletişimin tespiti ile elde edilen bu delillere göre karar vermiştir.

Yargıtay’ın iletişimin tespiti konusunda net bir görüşü bulunmamaktadır. Bu yüzden net bir hukuka aykırılıktan söz edilemez. Aksine Yargıtay’ın iletişimin tespiti konusunda hukuka uygun olduğu şekilde yorumlanacak kararlar vermesi nedeniyle mahkemeler iletişimin tespitine karar verebilmektedir.

EŞLER BİRBİRLERİNİN GÜNLÜKLERİNİ OKUYABİLİR Mİ? GÜNLÜK BOŞANMA DAVALARINDA DELİL OLARAK KABUL EDİLİR Mİ?

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu, eşlerden birinin diğer eşe ait günlüğü mahkemeye delil olarak sunması ve bu günlüğün hukuka aykırı şekilde elde edildiğini ileri sürdüğü olaya ilişkin kararda; günlüğün eş tarafından müşterek konutta ve kolayca elde elde edilebilecek bir konumda olduğunu, eşlerin birbirinin özel hayatlarını ihlal etmediklerini dile getirmiş ve bu davranışta hukuka aykırılık olmadığı yönünde hüküm kurmuş, hukuka uygun kabul etmiştir. Ama delili sunan taraf hukuka aykırı bir hareketle bu günlüğü elde edip mahkemeye sunsaydı; örneğin karşı tarafın ayrı yaşadığı konuttan, konut dokunulmazlığını ihlal ederek söz konusu günlüğü elde etseydi o zaman bu delil Yargıtay’a göre hukuka aykırı delil niteliğinde sayılacaktı.

Ceza yargılamasında hukuka aykırı delil ise en çok işkence ile elde edilen deliller bakımından tartışılır. Hukuk yargılamasında da örneğin eşlerden biri diğer eşe tehdit yoluyla itiraf yazısı yazdırabilir. Hukuka aykırı delil üretebilir.

Peki eş, boşanma davasında öne süreceği iddiasını nasıl ispatlayacaktır? Örneğin eşinin zina yaptığını düşünen eş, bu iddiasını nasıl ispatlamalıdır? Bu da önemli bir sorundur. İspatla yükümlü olan taraf, mutlaka hukuka uygun biçimde hareket etmek, iddialarını hukuka uygun olarak ispatlamak zorundadır.

Yine Yargıtay 2. Hukuk Dairesi hukuka aykırı delille ilgili incelediği bir olayda; eşinin telefonuna casus program yükleyerek bu program ile eşine ait konuşmaları kaydeden kocanın davranışının özel hayata kast ve haberleşme özgürlüğünü ihlal ettiği nedenleriyle kayıtları hukuka aykırı kabul etmiştir. Kocanın casus program ile eşine ait görüşme ve ses kayıtlarını elde etmesi suç teşkil eden bir eylemdir.

Artık 2. Hukuk Dairesi de bu tip durumları hukuka aykırı delil kabul etmektedir.

TESADÜFİ ELDE EDİLEN DELİLLER HUKUKA UYGUN KABUL EDİLİR Mİ?

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi tesadüfi elde edilen delilleri kısmen hukuka uygun kabul etmiştir. Örneğin çocukların güvenliği için takılan kameralar eşler tarafından biliniyor ve buna rağmen eşlerden biri diğerine şiddet uygulamışsa diğer eş bu delili kullanabilir tesadüfen elde edilmiş delildir.

Karar kesinleşinceye kadar taraflarca sunulan deliller hukuka aykırı da olsa dosyada saklanmalı fakat bunun sakıncaları da giderilmelidir. Örneğin mahkeme kasasında saklanarak hâlihazırda hukuka aykırı da olsa özel hayatla ilgili kayıtlar taşıdığı nedenleriyle bu deliller korunmalıdır.

BOŞANMA DAVALARINDA ZİNA NASIL İSPATLANIR?

Peki, insanlar zinayı nasıl ispat edecektir? Kamera yerleştirmek ses kaydı almak otel kayıtlarını getirtmek vs. bunlar tamamen hukuka aykırı delildir. Önce hukuk gelir insanlar hukuka aykırı delilleri bulmak ve mahkemeye hukuka uygun şekilde sunmak zorundadır.

DEDEKTİF TARAFINDAN ÇEKİLEN FOTOĞRAFLAR DELİL KABUL EDİLİR Mİ?

Boşanma davalarında dedektif tarafından çekilen fotoğraflar da Yargıtay 2. Hukuk Dairesi kararlarına göre hukuka aykırı delildir. Bu fotoğrafları dedektif değil de eş çekseydi (önceden bir kurgu yapmamak, planlı olmamak, aniden gelişen bir durum olmak ve başka türlü de ispat edilme olanağı bulunmayan durumlarda sınırlı olmak kaydıyla) hukuka uygun delil olarak kabul edilebilirdi.

GİZLİ ALINAN SES KAYDI HUKUKA AYKIRI DELİL MİDİR?

Haberleşmenin gizliliğini ihlal

Madde 132- Kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Bu gizlilik ihlali haberleşme içeriklerinin kaydı suretiyle gerçekleşirse, verilecek ceza bir kat artırılır.

Madde 133- Kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları, taraflardan herhangi birinin rızası olmaksızın bir aletle dinleyen veya bunları bir ses alma cihazı ile kaydeden kişi, iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.

TCK 132 ve 133 de, bir kişinin diğer kişinin sesini izinsiz olarak kaydetmesi suç sayılmıştır. Bu maddelerde Kanun koyucunun bir eşin diğer eşin sesini kaydetmesini istisna tutmamış eşler arasında da gizli kayıtları suç saymıştır.

Ses kaydını başkaları sosyal medyada paylaştığında bu ses kaydında kendisine hakaret edilen kişi açacağı tazminat davasında başkalarının arasında geçen konuşmaları içeren ve bu kişiler tarafından paylaşılan ses kayıtlarını delil olarak sunabilir mi?

Yargıtay 4. Hukuk dairesine göre bu delilin ilk elde edilişi hukuka aykırı olduğu için bu şekilde elde edilen bir delile dayanılamaz.

Boşanma davalarında mahkemeye en çok sunulan hukuka aykırı delil ses kaydıdır. TCK’da bir kişinin izinsiz olarak ses kaydının alınması suçtur, istisnası yoktur. Yani eşlerden birisi diğer eşin ses kaydını izinsiz alamaz. Bu suçtur ve hukuka aykırı delildir.?

Bu konu ile ilgili ayrıntılı bilgi için sitemizdekiEşe Ait Ses Ve Görüntü Kayıtları Boşanmada Delil Olarak Kullanılabilir Mi? adlı makalemizi okuyabilirsiniz.

CASUS PROGRAM İLE ALINAN KAYITLAR DELİL KABUL EDİLİR Mİ?

Eşlerden biri diğerinin telefonuna casus program yükleyerek kayıt altına almışsa yine hem suçtur hem de hukuka aykırı delildir.

Yargıtay ceza genel kurulunun bir kararına göre sürekli tehdide maruz kalan kişinin bu tehditleri kayda alması suç teşkil etmez. Fakat Yargıtay 2. Hukuk dairesi, sürekli tehdite maruz kalan eşin bunu ispatlar mahiyette, bu tehditleri ses kaydına almasını da hukuka aykırı delil saymaktadır.

KAMERA KAYITLARI MAHKEMEYE DELİL OLARAK SUNULABİLİR Mİ?

Bir evin kapısının önünde kurulu olan kamera yalnızca o evin güvenliği içindir. Birbirleri ile kameralı evin bulunduğu sokakta kavga eden, birbirlerine hakaret eden kişiler, o evin kameralarına delil olarak dayanamazlar. 4. Hukuk Dairesi bu görüştedir. Ama bu delilin, aslında tesadüfen elde edilen delil olarak değerlendirilmesi kabul edilir.

 SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARI DELİL MİDİR?

3. kişilere açık olarak, Meta (eski adı ile Facebook) kayıtlarının kullanılması durumunda bu sosyal medya hesaplarının kendisine ait olduğu hususunun karşı tarafça kabul edilmesi durumunda hukuka uygun delil olarak kabul edilmesi gerekir. Söz konusu bu kayıtların özel hayatın gizliliğini ihlal etmemesi durumu bu kayıtları hukuka uygun hale getirmiştir

Yasa dışı, karşı tarafın rızası olmaksızın elde edilen Meta (eski adı ile Facebook) Twitter, İnstagram gibi sosyal medya görüntüleri, ses kayıtları, kamera kayıtları ise sadece boşanma davaları bakımından değil örneğin alacak davası gibi başkaca davalarda da delil olarak kullanılamaz.

Ama kişinin sosyal medyadan kendisinin paylaştığı 3. Kişilere açık paylaşımlar delil olarak kullanılabilir.

İŞVEREN İŞÇİLERİN BİLGİSAYARLARINDA İNCELEME YAPABİLİR Mİ?

Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin bir kararına göre işveren işçiye verdiği bilgisayarda inceleme yaptırabilir. Yaptırdığı bu inceleme sonucunda işçinin bilgisayarda gerçekleştirdiği bazı yazışmalara işverene hakaret ettiğinin tespit edilmesi durumunda sözleşme feshini haklı fesih olarak kabul etmiştir. İşçi bu bilgisayarları başka amaçla kullanamaz. İşverende bu bilgisayarda inceleme yaptırabilir. Bu inceleme sonucunun mahkemeye sunulması hukuka aykırı delil değildir.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi yine bir kararında ise işçilerin kendi aralarında kurdukları Whatsapp grubundaki yazışmaları, isçilerden birisine baskı uygulayarak alan ve mahkemeye sunan işverenin bu davranışını ve bu delilini hukuka aykırı delil olarak kabul etmiştir. 

EŞLER BİRBİRLERİNİN BİLGİSAYAR VE TELEFONLARINDAKİ KAYITLARI DELİL OLARAK KULLANABİLİR Mİ?

Eşlerden birisinin diğer eşe, kullanılmak üzere verdiği bilgisayardaki kayıtlar veya ortak kullanılan bilgisayardaki kayıtlar hukuka uygun delil olarak kabul edilmelidir.

Eşin telefonunu, onun izni olmaksızın alıp mesajlarının karıştırılması ve bu mesajların kayıt edilip delil olarak kullanılması durumda da bu şekilde elde edilen deliller hukuka aykırı delil sayılacaktır. Sırf eşi olması kişinin eşinin haberleşme hürriyetine ve özel hayatına müdahale edilmesini meşru kılamaz.

Eşinin adına kayıtlı telefonun kullanılıyor olması durumunda eş kendi adına kayıtlı olan fakat diğer eşin kullandığı telefon kayıtlarını getirterek mahkemeye sunabilir. Fakat bu telefonun kendi adına kayıtlı olduğu ama eşi tarafından kullanıldığını da ispat etmek zorundadır.

Eşlerden birinin kullandığı telefon, 3. Kişiye aitse eşin 3. Kişiye ait olan telefonu kullandığı tartışmasız şekilde ispat edilirse üçüncü kişiye ait telefon kayıtlarının getirtilmesi de hukuka uygundur.

Whatsapp yazışmalarının çıktılarının delil olarak kabul edilmemesi, telefon üzerinden inceleme yapılması gerekir.

KURGU İLE ELDE EDİLEN DELİLLER VE NİTELİKLERİ

Bir gün önce tehdit ve hakarete uğrayan eş ertesi gün nasıl olsa bugün de tehdit ve hakaret eder diye düşünerek kurgu yapar şekilde ses kaydı ve görüntü kaydı alırsa bu durumda elde edilen deliller de hukuka aykırı delildir.

Fakat tehdit ve hakaret yapılırken kurgusuz ve plansız şekilde o esnada alınan ses kaydı ve kamera kaydı hukuka aykırı delil olmadığı gibi ceza genel kurul kararına göre de suç değildir.

Delillerin, müşterek konutta ve kolayca elde edilebilecek konumda olması durumunda, bu delillerin elde edilmesinin hukuka aykırı kabul edilmemesi gerekir. Örneğin müşterek konutta masa üstünde duran eşin günlüğünün mahkemeye delil olarak sunulması durumu eşler arasında günlük konusunda bir özel yaşam sınırı çizmez ve mahkeme tarafından delil olarak kabul edilebilir.

 

KAYNAKÇA

  • 1-) PROF. DR. EJDER YILMAZ, HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU ŞERHİ DEĞİŞTİRİLMİŞ 2. BASKI, YETKİN YAYINLARI ANKARA, 2013
  • 2-)ALİ HAYDAR KARAHACIOĞLU – AYNUR PARLAK, 6100 SAYILI HUKUK MUHAKEMELERİ KANUNU ŞERHİ 2. BASKI, BİLGE YAYINEVİ, ANKARA, 2014
  •  3-)ÖMER UĞUR GENÇCAN, BOŞANMA HUKUKU,10. BASKI, YETKİN YAYINLARI, ANKARA,2021  

 

Adresimiz: Muhsin Yazıcıoğlu Caddesi

No: 38/25 Çankaya – ANKARA

Telefon: 0(312) 230-4614

GSM: 0(507) 759-6114

Mail: info@kayihukuk.com.tr

Benzer yazılar :

Kira uyarlama ve kira tespit davaları sonucunda verilen kararlar kesinleşmeden icra takibine konulabilir mi?

KİRA UYARLAMA DAVASI NEDIR? Kira uyarlama davası, Türk Borçlar Kanunu madde 138’de düzenlenmiş olup özetle; sözleşmenin yapım aşamasında taraflarca varlığı bilinmeyen,...

Satılan Taşınmazın Ayıplarının Ağır Kusur veya Hile İle Gizlenmiş Olması Ayrımı

6502 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun ile satıcının ayıplı maldan sorumluluğu düzenlenmiştir. Kanun gereği satıcı, malı satış sözleşmesine uygun olarak...

İşçi Alacaklarının Brüt Olarak İcra Takibine Konulması Ve Şikâyet

İşçi alacakları 4857 Sayılı İş Kanunu’muzda düzenlenmiş olup işçinin çalışması ve emeğinin karşılığı olan ücret, tazminat vb. şeklindeki parasal değerlerdir. İşçilerin...

Haksız Tutuklama Sebebiyle Tazminat Davası Neticesinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne Başvuru  Şartları ve Süreci

Son zamanlarda sıkça karşılaştığımız olaylar ve bunlar neticesinde meydana gelen haksız tutuklamalar bulunmaktadır. Bu  haksız tutuklamalar çok fazla maddi manevi ...