Boşandıktan Sonra Eski Kocanın Soyadı Kullanılabilir mi?

Boşandıktan sonra kadınların soyadı durumunun ne olacağı merak edilen bir konudur. Kanunumuza göre kadın evlendikten sonra kocasının soyadını almaktadır.  İstem olması durumunda ise kocasının soyadı önüne kendi soyadını da ekletebilmektedir.

“Madde 187- Kadın, evlenmekle kocasının soyadını alır; ancak evlendirme memuruna veya daha sonra nüfus idaresine yapacağı yazılı başvuruyla kocasının soyadı önünde önceki soyadını da kullanabilir. Daha önce iki soyadı kullanan kadın, bu haktan sadece bir soyadı için yararlanabilir.”

Bu sebeple evlilik birliği süresince kocasının soyadını taşıyan kadının bazı çevrelerde bu soyadıyla tanınması muhtemeldir. Yine kanunumuza göre boşanmadan sonra kadın evlenmeden önceki soyadına geri dönmektedir.

“Madde 173 f.I – Boşanma hâlinde kadın, evlenme ile kazandığı kişisel durumunu korur; ancak, evlenmeden önceki soyadını yeniden alır. Eğer kadın evlenmeden önce dul idiyse hâkimden bekârlık soyadını taşımasına izin verilmesini isteyebilir.”

Ancak bu durumun kadınlar açısından sorun teşkil edebileceği öngörülmüş ve maddenin devamında kadının menfaati olması durumunda, kocaya da zarar vermemek şartıyla eski kocasının soyadını taşımasına izin verilebileceği düzenlenmiştir.

“Madde 173 f.II- Kadının, boşandığı kocasının soyadını kullanmakta menfaati bulunduğu ve bunun kocaya bir zarar vermeyeceği ispatlanırsa, istemi üzerine hâkim, kocasının soyadını taşımasına izin verir. “

Kanun metninden de anlaşılacağı üzere ilk şart kadının menfaatinin bulunmasıdır.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 19.03.2009 Tarihli 2009/19005 E. 2009/5094 K. sayılı ilamında menfaatin kanıtlandığından bahisle eski eşin soyadının kullanılmasına izin verilmesi gerektiğini vurgulamıştır.

“Toplanan delillerden, tarafların 26 yıl evli kaldıkları, davacı kadının bu süre içinde çeşitli üniversitelerden mezun olduğu ve diplomalarında, yüksek lisans tezlerinde, katılım belgelerinde, sertifikalarında, bankacılık işlemleri ile emeklilik işlemlerinde evlilik soyadını kullandığı anlaşılmaktadır. Toplanan delillerle davacının davalının soyadını kullanmasının davalıya bir zarar vermeyeceği, davalının soyadını kullanılmasında davacının menfaatinin bulunduğu kanıtlanmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 173/2. maddesi koşullan gerçekleşmiştir. Davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yetersiz gerekçe ile reddi doğru bulunmamıştır.”

Kadının menfaatinin bulunmasının yanı sıra usulüne uygun bir davanın da açılması gerekmektedir. Eski soyadını kullanma boşanma davasıyla birlikte de istenebilir.

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 19.03.2009 Tarihli 2009/19005 E. 2009/5094 K. sayılı ilamında bu husustan bahsetmiştir:

“1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının manevi tazminata ilişkin temyiz talebi yersizdir.

2- Davacı kadın dava dilekçesinde boşanma halinde kocasının soyadının kullanılmasına izin verilmesini de istemiştir.

Bu istek boşanmanın eki niteliğinde değildir. Başvurma harcının alındığı dikkate alınarak peşin harç alındıktan sonra ( HK.30-32 md. ) delillerin değerlendirilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. ( TMK.173/2 m. )”

            Eğer boşanma davasında istenmediyse, boşanma hükmünün kesinleşmesinden itibaren bir yıl içerisinde açılacak yeni bir dava ile de istenebilmektedir.

Soyadının kullanılmasına karar verilebilmesinin bir diğer koşulu ise soyadının kullanılmasının eski eşe zarar vermemesidir. Koşulların değişmesi halinde kocanın iznin kaldırılmasını isteme hakkı vardır.

Madde 173 f.III- Koca, koşulların değişmesi hâlinde bu iznin kaldırılmasını isteyebilir.”

Yargıtay kararlarının tam metinleri aşağıda verilmiştir:

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2007/19005

K. 2009/5094

T. 19.3.2009

• BOŞANAN KADININ KİŞİSEL DURUMU ( Davacı Kadının Yüksek Lisans Tezlerinde Emeklilik ve Benzeri İşlemlerde Davalının Soyadını Kullandığı – Davacının Davalının Soyadını Kullanmasının Davalıya Zararı Olmadığı/Davanın Kabulüne Karar Verileceği )

• KADININ BOŞANDIĞI HALDE KOCASININ SOYADINI KULLANMAK İSTEMESİ ( Davacı Kadının Yüksek Lisans Tezlerinde Emeklilik ve Benzeri İşlemlerde Davalının Soyadını Kullandığı/Menfaati Bulunduğu – Davacının Davalının Soyadını Kullanmasının Davalıya Zararı Olmadığı/Davanın Kabulüne Karar Verileceği )

4721/m.173/2

ÖZET : Davacı kadının 26 yıllık evlilik süresi içinde çeşitli üniversitelerden mezun olduğu ve diplomalarında, yüksek lisans tezlerinde, katılım belgelerinde, sertifikalarında, bankacılık işlemleri ile emeklilik işlemlerinde evlilik soyadını kullandığı anlaşılmaktadır. Davacının, davalının soyadını kullanmasında menfaati bulunduğu ve davalıya zarar vermeyeceği anlaşıldığından kocasının soyadını kullanmasına ilişkin davanın kabulüne karar verilmesi gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm duruşmalı olarak temyiz edilmiş ise de; soyadı kullanmaya izine ilişkin kararların Yargıtay'da duruşmalı inceleneceğine ilişkin Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 438. maddesinde hüküm bulunmadığından duruşma isteğinin reddine karar verildikten sonra evrak okundu, gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Toplanan delillerden, tarafların 26 yıl evli kaldıkları, davacı kadının bu süre içinde çeşitli üniversitelerden mezun olduğu ve diplomalarında, yüksek lisans tezlerinde, katılım belgelerinde, sertifikalarında, bankacılık işlemleri ile emeklilik işlemlerinde evlilik soyadını kullandığı anlaşılmaktadır. Toplanan delillerle davacının davalının soyadını kullanmasının davalıya bir zarar vermeyeceği, davalının soyadını kullanılmasında davacının menfaatinin bulunduğu kanıtlanmıştır. Türk Medeni Kanunu'nun 173/2. maddesi koşullan gerçekleşmiştir. Davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yetersiz gerekçe ile reddi doğru bulunmamıştır.

SONUÇ : Temyiz edilen hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.03.2009 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

T.C.

YARGITAY

2. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/12064

K. 2006/18507

T. 27.12.2006

• BOŞANMANIN EKİ ( Davacı Kadın Dava Dilekçesinde Boşanma Halinde Kocasının Soyadının Kullanılmasına İzin Verilmesini İstemesi Boşanmanın Eki Niteliğinde Olmadığı – Peşin Harcın Alınması Gerektiği )

• KOCANIN SOYADINI KULLANMA ( Davacı Kadın Dava Dilekçesinde Boşanma Halinde Kocasının Soyadının Kullanılmasına İzin Verilmesini İstemesi Boşanmanın Eki Niteliğinde Olmadığı )

• PEŞİN HARÇ ( Davacı Kadın Dava Dilekçesinde Boşanma Halinde Kocasının Soyadının Kullanılmasına İzin Verilmesini İstemesi Boşanmanın Eki Niteliğinde Olmadığı – Peşin Harcın Alınması Gerektiği )

4721/m.173/2

492/m.30,32

ÖZET : Davacı kadın dava dilekçesinde boşanma halinde kocasının soyadının kullanılmasına izin verilmesini de istemiştir. Bu istek boşanmanın eki niteliğinde değildir. Başvurma harcının alındığı dikkate alınarak peşin harç alındıktan sonra delillerin değerlendirilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekir.

DAVA : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm manevi tazminat ve kocanın soyadının kullanılmasına ilişkin hükümler yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuna uygun sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir yanlışlık görülmemesine göre davalının manevi tazminata ilişkin temyiz talebi yersizdir.

2- Davacı kadın dava dilekçesinde boşanma halinde kocasının soyadının kullanılmasına izin verilmesini de istemiştir.

Bu istek boşanmanın eki niteliğinde değildir. Başvurma harcının alındığı dikkate alınarak peşin harç alındıktan sonra ( HK.30-32 md. ) delillerin değerlendirilip sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. ( TMK.173/2 m. )

SONUÇ : Hükmün 2. bentte açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yönünden hükmün 1. bentte açıklanan nedenlerle ONANMASINA, temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, iş bu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.12.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Benzer yazılar :

Trafik Kazası Nedeniyle Açılan Tazminat Davalarında Hatır Taşıması İndirimi

Trafik kazası neticesinde ölüm ve yaralanma ile sonuçlanan olaylarda, kişilerin maddi ve manevi tazminat isteme hakları doğmaktadır. Söz konusu tazminatların...

İşveren Tarafından Ücretsiz İzne Ayrılması İşçiye Haklı Nedenle Fesih Hakkı Vermez

17 Nisan 2020 tarihinde Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7244 sayılı Kanun’la birlikte daha önce 4857 Sayılı İş Kanunu’nda açıkça...

İş Sağlığı Ve Güvenliği Önlemlerinin Alınmaması Halinde İşçinin Çalışmaktan Kaçınma Ve Haklı Nedenle Fesih Hakkı

İşverenin, işyerinde iş sağlığı ve güvenliği önlemlerini alma zorunluluğu, işverenin gözetim yükümlülüğünden kaynaklanır. Başka bir anlatımla, işveren, işçinin kişilik hakları...

Düğünde Çekilen Fotoğrafların, Nikah Salonu Tarafından Teslim Edilmemesi Halinde İşletmeye Açılacak Tazminat Davalarında Görevli Yargı Yeri Asliye Hukuk Mahkemesidir    

Günümüzde nikah, düğün ve balo salonları ile buraları özel günlerinde kiralamak isteyen kişiler arasında çeşitli sözleşmeler imza edilmektedir. Bu tarz...